Koronavirüs’ün (COVID-19) görülmeye başladığı ilk günden itibaren, salgına koruyucu ekipman ve tıbbi malzeme üretimiyle talebe cevap verebilmek için tüm imkanlarını kullanan 3M, bu alandaki üretim kapasitelerini tüm dünyada artırdı.
3M, Türkiye sağlık sektörünün maske talebini karşılayabilmek adına, Nisan 2020 itibarıyla FFP1 ve FFP2 solunum koruma maskelerin üretimine başladı. 3M Türkiye bu kapsamda ayda ürettiği 1 milyon 200 bin maskeyi, öncelikle sağlık sektöründe kullanılmak üzere Türkiye iç pazarına sunacak.
“3M™ Bilimi, Hayatın Her Anında.” söylemiyle bilimin, inovatif yaklaşımlarla insan yaşamını kolaylaştıracak çözümlere dönüştürülmesi için çalışan 3M, Koronavirüs (COVID-19) sürecinin başladığı andan itibaren tüm dünyadaki operasyonlarına hız verdi. Salgına cevap verebilmek adına solunum koruma malzemelerinin üretimini tüm dünyada artıran 3M, şimdi de Türkiye’deki tesislerinde solunum koruyucu maske üretimine başladı. Türkiye iç pazarına sunulacak ürünler, öncelikli olarak sağlık sektörünün kullanımı için üretiliyor.
Dünya çapında Ocak 2020 itibarıyla N95 maskelerinin maksimum üretim seviyesine ulaşan şirket küresel üretimini iki katına çıkararak yılda 1,1 milyar ve ayda 100 milyon üretim adedi rakamına ulaştı. 3M 12 aylık süre içinde dünya genelinde kapasitesini bir kez daha ikiye katlayıp 2 milyara çıkarmayı mümkün kılacak ilave yatırımlar ve aksiyonları hayata geçirdi.
3M’den Türkiye’de stratejik üretim kararı
3M’in dünya çapında imza attığı bu kapsamlı planlamanın önemli bir ayağı da Türkiye’de gerçekleşti. 3M Türkiye tesislerinde FFP1 ile ABD’de N95 olarak bilinen ve Avrupa standartlarında FFP2 koduyla adlandırılan solunum maskelerinin üretimine Nisan 2020 sonu itibarıyla başlandı. 3M Türkiye’nin Çerkezköy fabrikasındaki FFP1 ve FFP2 solunum koruyucu maske üretim kapasitesi aylık 1 milyon 200 bin adet olarak belirtildi. Türkiye aynı zamanda 3M’in EMEA bölgesinde maske üretimine başladığı 4. ülke konumunda yer alıyor.
Büyükyazgan, “Üretim için planlamamızı iki yıl önce yaptık, artan taleple hızla aksiyon aldık”
3M Türkiye’nin solunum koruma maskeleri üretimi ile ilgili 3M Türkiye Genel Müdürü Mert Büyükyazgan, “Bu, yalnızca 3M’in mücadelesi değil, tüm sektör genelini ilgilendiren bir mücadele. 3M’in hızlandırılmış kapasitesi diğer üreticilerin kapasiteleriyle birleştiğinde bile, N95 maskelerine olan talebin sektörün teslimat kabiliyetinin çok üzerinde olduğu da bir gerçek ve bu nedenle biz sağlık çalışanlarımızı öncelikli görüyoruz. Salgının başladığı andan itibaren özellikle maske gibi hastalığın yayılmasını engellemek için kullanılan koruyucu malzemelere yönelik küresel talebin arzı aştığını gördük. Biz de bu alandaki üretimlerimizi 2020 başından itibaren kademe kademe dünya çapında artırmış durumdayız.
Bunun Türkiye’deki bir adımı olarak da ülkemiz sağlık sektörünün maske talebini karşılayabilmek adına 3M Türkiye tesislerimizde solunum koruma maskelerin üretimine başladık. Üretim için planlamamızı iki yıl önce yapmış ve hazırlığımızı tamamlama aşamasındaydık. Fakat yaşadığımız COVID-19 sürecinde ortaya çıkan ihtiyacı karşılayabilmek amacıyla çalışmalarımızı hızlandırdık ve üretimimize planlanan tarihten önce başladık. Tüm bu üretim planlamaları ve çalışmalarımız esnasında tesislerimizde üretimlerimize devam ederken önceliğimiz çalışanlarımızın ve toplumun sağlığını korumak olduğunu da vurgulamak isterim” dedi.
FFP1 ve FFP2 solunum koruma maskelerinin ihracatını yapmayacaklarını ve tüm üretimin sağlık sektöründe kullanılmak üzere Türkiye iç pazarına sunulacağını aktaran Büyükyazgan; sözlerine şöyle devam etti: “Tesislerimizde üreteceğimiz solunum koruma maskeleri, cerrahi maskelerle üretim prosesleri bakımından epey farklılaşıyorlar. Solunum koruma maskeleri yüksek teknoloji ürünü oldukları için üretim aşamasında da cerrahi maskelerden çok daha fazla prosedür ve işlemden geçerek üretiliyor. Dolayısıyla üretim süreçleri daha uzun oluyor.
Ayrıca N95 maskelerinin yüksek kullanım oranı göz önüne alındığında, dünya çapında 3M mühendislerimiz şu anda hastanelerde bu maskelerin güvenli bir şekilde temizlenmesi, yeniden kullanılması ve ömrünün uzatılması için bir yol bulmak amacıyla çeşitli sterilizasyon şirketleriyle iş birliği yapıyor. Dünya çapında 96.000 3M çalışanımız tüm bu süreleri kısaltmak adına gece gündüz, yorulmak bilmeden çalışıyor.”
- Mercedes-Benz Türk ve Daimler Truck, Elektrikli Ulaşımın Geleceğine Yol Alıyor
- 18. Expomaritt Exposhipping İstanbul Şubat 2025’te
- Yenilenen Mercedes-Benz V-Serisi Türkiye’de
- UPS sağlık lojistiği kapasitesini soğuk zincir ile güçlendiriyor
- Doğuş Otomotiv Ağır Vasıta Markaları, IAA Fuarı’nda En Yeni Ürünlerini Tanıttı
- TEMSA’ya yeni ufuklar kazandıracak 90 Milyon Euro Kredi
- HABAŞ Otomotiv, IAA 2024’te Yerli Kamyon ve Otobüslerini Sergiledi!
- Scania IAA Transportation 2024 Fuarı’nda Taşımacılıktaki Yenilikçi Çözümlerini Tanıttı
- Mercedes-Benz Türk’ün Eğitim Çalışmaları Sürüyor
- Veventures Bir Yılda İkinci Konteyner Gemisini Filoya Ekledi
- Bosch’dan Otomobil ve Kamyonlar İçin Daha Fazla Güvenlik
- Otokar’dan Yüzde 100 Elektrikli Kamyon e-Atlas Yollara Çıktı
- Horoz Lojistik 2024 E-İhracat Çözümleriyle iki Ödül aldı
- İstanbul’a 2 bin 500 yeni taksi geliyor
- Türkiye’nin ilk elektrikli ticarisi E-Transit turizmin hizmetinde